5 Ağustos 2013 Pazartesi

Korkuyorum karanlık gelecekten.











 İnsanlar hayatlarını kendileri mi çizer?
 Kaderlerini başkaları mı belirler?
 Yaşantılarının nasıl olacağı hakkında söz sahibi değiller midir?

 Şu son yaşanılan dönem de insanlar duyarsız kalıyorsa çevresinde yaşanılan olaylara karşı ve gerçekten insanlık yok oluyorsa ' insanlık bu mudur' diye sorgular oluyor insanlar kendi kendilerini.. Dünyanın çivisi çıkmış diyerek koltuğumuzda oturmak bize yakışıyor mu hiç?

 Elimize çekici alıp çıkmış çiviyi çakmaya çalışmak bu kadar mı zor ?

 Birileri öldürülüyor , birilerine tecavüz ediliyor , yan komşunun kocası tutuklanıyor , en başta gelenler müebbet alıyor , dört duvardan tabutlar yapılıyor , insan canına kıyanlar sokaklarda geziyor , kardeş kardeşe düşman oluyor , kapı bir komşumuzdan etnik kökeni yüzünden uzaklaştırıyoruz , dinini istediği gibi yaşayanları ötekileştiriyoruz , tanımadığımız insanları damgalıyor ve her şey olması gerekenmiş gibi yaşıyoruz.

 Geceleri vicdanı rahat rahat yataklarımız da uyuyoruz. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyoruz her haberden sonra . Bir gün yılanın gelip bizi sokmasından o kadar korkuyoruz ki onu alkışlayıp baş tacı yapıyoruz. Alkışlayan ellerimiz yanmayacak mı sanıyoruz? Göz yaşlarımız akmayacak mı sanıyoruz? Bizim evimizden acı feryatlar çıkmayacak mı sanıyoruz? Kim diye bilir ki  benim kızıma kimse tecavüz edemez diye? Kim diye bilir ki benim oğlum kaza kurşununa kurban gitmeyecek diye ? Kim diye bilir ki bir gün benim seçimim bana sırt dönmeyecek diye?

 Susalım hep beraber belki bir gün yaşanılan karanlığa bir mum yakar birileri.

 Bu mudur? Korkulan karanlıklar?
 Bu mudur? Aydınlık bekleyişlerimiz.
 Bu mudur? Susturuluşumuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder