Gece gündüz acaba bana 'ne söylemek istedi?' diye düşünüyorsunuz ya boş verin gitsin. Düşündüklerini imada bulunmadan söylediklerini anlamanız için yaşınızın kemale ermesi gerekmiyor. Doğal ortamların da biraz gözlemlerseniz ne demek istediğimi anlarsınız. Bu sayede canınız arkadaşlarınızın kafasını şişirmemiş , her gördüğünüz karşı cinsi darlamamış olursunuz.
Fal baktıran arkadaşlarımın çoğu 'acaba bana ne ima etmiş ,görünüyor mu orada' diye geliyor. Gelmeyin ne söyledi ise o.
* Biraz kafamı dinlemeliyim.
( Bir beni rahat bırak iki üç gün nefes alayım kadın! Ararım seni kendime gelince.)
*Zamana ihtiyacım var.
( Bıktırdın arkadaş bitti desem bir ton ağlayacaksın , en azından alış.)
*İçim sıkılıyor bugünler de , nedenini sorma bilmiyorum.
( Nedeni gerçekten bilinmiyor . Sebebi bir maç skoru da olabilir , Ayşe Fatma Hayriye de.)
*Nereye gidelim.
( Gerçekten bir de sen söyle nereye gitmek istediğini hep benden bekleme.)
*Yakın arkadaşın Gamze ile görüşme ısınamadım.
( Benim ne halt olduğumu kesin biliyordur , uzak dur ağzımızın tadı bozulmasın.)
*Fal baktırmam ben ya o nereden bilecek şekillere bakarak benim hayatımı.
( Şimdi olur olmadık her şeyi söyler , boş yere işkillendirmeye gerek yok hatunu.)
*Evde kalalım bugün ya çıkıp napcaz dışarı sanki.
(Akşama maç var.)
*O kıyafet seni biraz şişman göstermemiş mi , hayatım?
( Götün göbeğin çıkmış lımbır lımbırsın bir de o 36 bedeni giymeye çabalıyorsun yapma bunu.)
* Akşama halı saha var beni merak etme.
( Zırt pırt mesaj atıp durma benim de özel hayatım var bırak da gol atarken seni düşünmeyeyim.)
* Aliler de sabahlarım bugün.
( Ayşe Fatma Hayriye de var demesem de olur .)
Kısacası ilkel varlıklar sizin gibi 'Nereye gidelim?' sorusunda ki 'Geçen gün dediğim yere mi götürecek beni? ' cinliği yoktur o sorunun altın da. Biz her kelimeyi altın tepside bir nar gibi sunarız , onlar ise sadece bir nar tanesi gibi. Yormayın kendinizi sabah öğle akşam yemeden içmeden kesilmeyin hepsi olmasa da bir çoğu basit varlıklar.
Bu mudur ? benim ilkel tanımım.
Bu mudur? biz kızların erkekler hakkında ki paranoyamız.
Bu mudur? erkekleri çözümlemem.
28 Şubat 2014 Cuma
26 Şubat 2014 Çarşamba
Ah ah torunum hayat zormuş! Erkekler ile yaşamak daha da zormuş.
Hayatım yaşanmış ve yaşanacak olayları düşünmekle
geçti hep. En basit örneğini vermem gerekirse ölümden sonra yaşamın var olup
olmadığını hala sorguluyorum. Sen de bana çekmişsen eminim düşünmekten yaşamaya
fırsat bulamayacaksın ve ben bunu hiç istemiyorum bu sebepten sana bu notları
hazırlamaya karar verdim. Senin var olduğunda ben hayat olur muyum bilmiyorum
çünkü şuan da çocuğum olma düşüncesi bile muhtemel 10 yıllık
planlarım arasında.
1. Kesinlikle şu anı yaşa.
Kim ne derse desin aldırma sen hayatını yaşa(büyüklerinin
sözlerini dinleyerek). Hayat biraz karmaşık sen bu karmaşıklıkta kendini
bulmaya çabalayacak bazen hırpalanacak bazen yaralanacak bazen de umursuzluğa
kapılacaksın ama yılma sonunda olman gereken kişi olacaksın. Unutma sakın
düşsen de kalksan da ailen hep senin yanında olacaktır.
2. Yalanlarla dolu bir hayat yaşarsan asla o hayat senin
olamaz.
Yalancı çobanın hikayesi hala iki bin altmışlarda
anlatılıyorsa dinle birde bana burada anlattırma.
3. İdeallerinin ne olduğuna karar vermeden bir üniversite
başvursun da bulunma.
Benim zamanım da insanları at yarışına sokar gibi sınavlara
sokup aldıkları sıkıştırılmış puanlarla ideallerini belirlemek isterlerdi. Hala
öyle ise sokarım sistemine (yani başlarım böyle işe) diyerek ne olacağına
karar verme, uzun uzun düşün bunun için çabala hedefine odaklan ve olmasını
bekle ki olacaktır göreceksin.
4. Sevgilin olduğunda ailenden saklama.
Annem en yakın arkadaşımdır hayatıma dair her şeyi en ince
ayrıntısıyla bilir dolayısıyla babamda. Bu kötü bir şey değil aksine iyi bir
şey . Kimin ne halt olduğunu onlar bizden daha objektif biçimde şıp
görebiliyorlar. Bizim aşk fulyasına kapılıp görmezlikten geldiğimiz her şeyi
bize lap lap söylemeleri gözümüzü açabiliyor bazen.
5. Kimseye kendinden daha çok değer verme .
Erkek arkadaşın olacak çocuk eminim senin kıymet verdiğin
gerçekten işte bu dediğin birdir. Fakat zaman içinde ona öncelikler vererek
hayatına kısıtlamaya başlayarak kendinden önce onu düşünerek, nefes alış
verişlerini ona göre ayarlayarak yaşama. Tabi ki çok sev çok kıymet ver
birlikte hayatını yaşa ama seninde bir hayatın olduğunu asla unutma. Unutmanı
isteyecek birine de hayatında yer verme.
Bu beş notumu da duymuşsundur önceden sonra ki notlarımı
görüp 'bumuymuşşşş benim büyük annem' demeni istemedim için klasik olmak
istedim.
Bu mudur? Klasik notlarım.
Bu mudur? Geleceğe dair umutsuzluğum.
Bu mudur? Şimdiden çırpınışlarım.
18 Şubat 2014 Salı
Yalnızlık korkusu ile nasıl başa çıkılır?
Gökyüzü karanlık perdesini her gün çekiyor aslın da eğer yalnız değilsen fark etmiyorsun yalnızsan o perde öyle bir dolanıyor ki kollarına, boğazına nefes alamayacak hale geliyorsun.
Yalnızlık etrafınızdaki insanlarla ölçülmez ruhunuzda ki boşluklar ile ölçülür. Kimi neyi arayıp bulamıyorsan o kadar yalnızdır.
Korkunun adını yalnızlık ile tattığınızda gözyaşların içine akıtmak zorunda kalırsın.
Yalnızlık korkusunu hafife alamazsın. Kış günün de yalnız yatağında yatarken soğuktan donmazsın çünkü aklındaki korku yakar kavurur içini.
İki yolu vardır ya korkunu yeneceksin ya da korkun ile yaşamayı öğreneceksin.
Bu o kadar kolay mı, dersen. Bende bilmiyorum. Tek bildiğim sesimi duyurmak için sesimin çıkmadığı.
Şımarıklık mı bu? güveneceğin biri yokken uyuyamamak yoksa gerçekten güvendiğin insana ihtiyacın olması mı dersen kesinlikle , ikincisiderim.
İnsanın korkusuyla yüzleşmesi ne kadar zormuş. Perdeye dolanıp nefes alamamak . Nefes alamadığını dile getirememek ne kadar zormuş.
Bu mudur? Yalnızlık korkusu.
Yalnızlık etrafınızdaki insanlarla ölçülmez ruhunuzda ki boşluklar ile ölçülür. Kimi neyi arayıp bulamıyorsan o kadar yalnızdır.
Korkunun adını yalnızlık ile tattığınızda gözyaşların içine akıtmak zorunda kalırsın.
Yalnızlık korkusunu hafife alamazsın. Kış günün de yalnız yatağında yatarken soğuktan donmazsın çünkü aklındaki korku yakar kavurur içini.
İki yolu vardır ya korkunu yeneceksin ya da korkun ile yaşamayı öğreneceksin.
Bu o kadar kolay mı, dersen. Bende bilmiyorum. Tek bildiğim sesimi duyurmak için sesimin çıkmadığı.
Şımarıklık mı bu? güveneceğin biri yokken uyuyamamak yoksa gerçekten güvendiğin insana ihtiyacın olması mı dersen kesinlikle , ikincisiderim.
İnsanın korkusuyla yüzleşmesi ne kadar zormuş. Perdeye dolanıp nefes alamamak . Nefes alamadığını dile getirememek ne kadar zormuş.
Bu mudur? Yalnızlık korkusu.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)